Son Yazılar

14 Haziran 2016 Salı

Nerdee o eski ramazanlar!




Şimdilerde nerde o eski ramazanlar diyenlerin hasretini gidermek için belediyelerin kurduğu çadırlarda satılan macunların benle aynı yaşlara sahip bir çok kişide anısı vardır diye tahmin ediyorum...

Feshane'de evvel kokusunu sonra pırıl pırıl renklerini görüp anılarıma götüren standa bakarken zihnimde kulağıma  sokağın başından macuncu dedenin sesi geliyor işte uzun bekleyişin ardından yaklaşıyor bize doğru... 

Ah sakalları ak pak dedem hiç yorulmuyorsun her hafta bize şeker taşırken omuzlarında onca yükle yolları aşa aşa geliyorsun parkımızın tozunun arasına...


Sen yaklaştıkça salıncağın gıcırtısı azalmaya başlıyor kaykayda itişmeler bitiyor park dışındaki top peşindeki çocuklar ardımıza sıraya giriyorlar

bu günlerde çeşit çeşit külahlarını seçip onlarca dondurma arasından lezzet beğenmeye çalışan çocuklar gibi şanslı değiliz biz, ağaç dallarından ufak bir çakı ile yontulmuş çubuklara sarılan parlak 3 yada 4 renkli şekerlerle büyüyen çocuklarız...

Macuncu dede yokuşdan aşağı parka doğru geldiğinde herkes evden para alma yahut sıra kapma telaşında koşturuyor. omuzundaki katlanan ayaklı sehpayı açıp şeker tepsisini üzerine bırakıyor tatlı dedem...
Bir kaç renk bir arada ahşap çubuğa sarıp sarmalıyor sıradan sevindiriyor bizi.

Artık adını ramazan eğlencesi koydukları meydanlarda eski tadları yeni kuşağa tanıtmaya onlarla büyüyen eski nesile ise hatıralarını hatırlatmaya çalışıyorlar, samimiyetle fikrimi iletmeliyim ki şu macun tepsisini yıllar evvel çikolata şekerleme onlarca cips çeşidi bir çok asitli içecek tadını bilmeyen çocukluk vaktinde tatmayan hiçbir birey manasını bilerek tadına bakamayacaktır. 
Eskileri hatırlatıp yeni nesile tanıtırken o macunu satan kişiden çok o macunu ufak yaşlarda tadan biri lazım yanınızda; eğer manevi bir tad yüklenmemiş ise rengi mor yada mavi ne farkeder ki? 










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder